Sosyal Medya Hakkında Düşüncelerim

Sosyal medyanın insanlığa en büyük zararı, boş konularda dolu ve içi dolu konularda ise boş söz etme lüksünü herkesin emrine sunması oldu. Hakikatin peşinde koşmadan, bir söz üzerinden kendini ait hissedeceği kitlelere şov yapma arzusu büyük bir zehirdir. Tadı alındı, ölüm yavaş! Filtrelerle, beğenilerle, kategorilerle yaşamaya başlayan insanlık için her şey “bir şekilde kategorize edilmeli”… Kendi hayatı yerine, ezildiği yaşam içinde bütüne sığınan insan, kendi hakikatlerinden vazgeçiyor. Aynılaşan ölümler gibi, ruhen otopsisiz gömülüyor.Cepheler var.Sanal cepheler, insanı tatmin eden ve popusunu kaldırmadan bir şeyler yapma hissi veren modern afyonlardır. Özgürlükten dem vuran bir gazeteci bile kendi sanal cephesinin hoşuna gidebilecek yanlış yazılmış bir haberle infaz yapıyorsa, insanlığı “yalnızlık korkusu”sarmıştır.“Kimse ruhunu satmadı. Herkes çocukluğundaki gibi masum. Her şey kirli değil.”… Sosyal medyanın ölçülü bir kullanımı, sevdiklerimizle iletişim kurma, benzer ilgi alanlarına sahip olduğumuz kişilerle bağlantı kurma veya güncel olayları takip edebilme gibi pek çok imkan sunabiliyor.

sosyal medya, ilişkilerimizi sürdürebilmemiz ve bağlarımızı koruyabilmemiz için iyi bir araç haline gelebiliyor.Fakat birçok çalışma, özellikle gençler olmak üzere her yaş grubunda sosyal medyanın zarar verici boyutta kullanılmaya başlandığına dikkat çekiyor; sosyal medya uygulamalarını uzun saatler boyunca kullanan kişilerin sayısının gittikçe arttığını belirtiyor. Bu seviyedeki yoğun sosyal medya kullanımları bizi olası olumsuz etkiler üzerinde düşünmeye teşvik ediyor. Yoğun sosyal medya kullanımının etkileri, kişilerin bu platformları aktif ya da pasif kullanım tercihlerine göre değişebiliyor. Sosyal medyada düzenli olarak fotoğraf veya gönderi paylaşan ya da yorumlar ve beğeniler ile fikirlerini belirten aktif kullanıcıların yoğun kullanımı, diğerlerinin sürekli onayını veya hayranlığını istemeye neden olabilir. Bu durumun etkileri yalnız sosyal medyada değil kişilerin gündelik hayatında da görülebilir. Devamlı bir sosyal beğenilirlik ihtiyacı duymak, kişinin kendi beden imajını ve yaşam tarzını yoğun bir şekilde gözlemlemesine ve yargılamasına yol açabilir. Dahası beklenen onay gelmediğinde kişinin benlik saygısı zarar görebilir ve kendini değersiz hissedebilir. Uzun süreli sosyal medya kullanımının olumsuz etkilerinden biri de kişiler üzerinde, bazı önemli şeyleri kaçırma hissi oluşmasıdır. Bunlar popüler bilgiler, güncel olaylar, sosyal etkileşimler ya da kişinin kendi hakkındaki olumsuz düşünce ve yorumları önleme fırsatı olabilir. Genel olarak iletişimden kopmaya yönelik endişeyi ifade etmektedir. Bu sürekli bilgi talebi zihinsel bir yorgunluğa ve strese yol açabileceği gibi; kişinin gerçek hayatta var olabilecek anksiyete gibi problemlerini de tetikleyebilir. Günümüzde yoğun sosyal medya kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan; bilginin çarpıtılması veya doğru olmayan bilginin hızla yayılması da önemli problemler arasındadır. Sosyal medya platformlarında, yetkinliği olmayan kişilerin birçok farklı konuda kendi öznel deneyimlerini birer “bilgi” paylaşımı gibi sunduğuna şahit olabiliyoruz. Bu kişiler önerileriyle yanlış yönlendirmelere ve yeni problemler oluşmasına neden olabilir. Buna rağmen onların dikkate alınmasının ölçütü popülarite veya yüksek takipçi rakamları olabiliyor.

Diğer yazılarımı okumayı ihmal etmeyin.

Yazar Hakkında
Toplam 269 yazı
Üzgün Kiraz
Üzgün Kiraz
Yorumlar (Yorum yapılmamış)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara