Bir Karmaşıklıktır Ömür

Bir karmaşıklıktır gidiyor ömür, neresinde olduğumuzu bile bilmeden hayatın.Bataklık kamışları gibi dikilip duruyoruz sanki öylece … Ne elimiz kıpırdıyor nede vücudumuzun herhangi bir uzvu. Sadece gözlerimizle etrafı süzmekten başka yapabildiğimiz bir şey yok gibi. Oda bilmeden, yaşamadan, hatta hissetmeden. Düşünsenize, şöyle bakarken her zaman olduğu gibi akan zamana, yapmak istediğimiz onca şey varken biz sadece yapılanları izlemekle yetinmeye alışmışız , hani ateşleyici olur aslında öğrenilen ve öğretilenler insana, ama bir bastırılmışlık hakim çoğumuzun üzerinde. Cesaret edemiyoruz…Mesela; geceleri düşlerini gördüğümüz birçok şeye olur olmaz kulplar takıp yaşamsal bahaneler uyduruyoruz ve bizi düşlerin mutlu etmesini bekleyip gerçekleşeceği günü hayal ediyoruz yalnızca. Elimizden gelebilecek şeylerin çoğunu ıska geçmek bir yaşam biçimi haline gelmiş. Belki yapıyoruz yıllar yıllar sonunda, ancak hiçbir zaman ilk aklımıza düştüğü andaki heyecanı vermiyor yahut hiçbir keyif alamıyoruz, açık olan o kapıyı kapatmış olup yaşadım diyebiliyoruz yalnızca , aşk’ta böyle değimlidir , zihnimizin labirentlerinde aşk’a olan ihtiyacımızı aramakla geçirmiyormuyuz en verimli dönemlerimizi. Bulan buluyor ve aşkını doyasıya yaşıyor diyede düşünmekte haklısınız belki, ancak şuda bir gerçektirki aşk hala bulunamayan birçok Nuh ve onun gemisi gibidir.Gerçekliğinden ne kadar eminsek, yokluğuda hep aklımızın bi köşesinde olması yokmu, ‘’işte tüm tezat burada”…

Şöyle genel olarak baktığımızda çoğumuza göre hayat o kadar uzun gelir ki hiç bitmeyecek zannederiz. Bundan dolayı isteklerimizi, arzularımızı ve beklentilerimizin sürekli erteleriz. Sonra birde bakmışız ki ömür bitmiş, saçlara aklar düşmüş, organizma eğilmeye başlamış ve gözler görmez olmuş.Evet hayat yaşamasını bilenlere göre gerçekten çok uzun ve keyiflidir. Çünkü onlar, yaşadıkları her anın değerini biliyor ve tadını çıkartıyorlar. Şöyle çevremize bakarsak, kaçımız su içerken suyun tüm vücudumuza yayıldığını hissedebiliyoruz. Ya da yürüdüğümüz yol üzerinde bizleri ne gibi güzelliklerin beklediğini görüyoruz.

Ben size söyleyeyim; çok az bir kitle bunu fark edebiliyor. Toplum olarak kalıplarla yaşamaya o kadar alışmışız ki, onlar da farkındalıklı yaşama merhaba diyebilmiş kişiler oluyor. Aslında o kalıpların dışında o kadar mükemmel bir dünya var ki, farkına varabilirsek ve gittiğimiz yol üzerinde o kadar güzellikler var ki bir görebilsek.Her sabah kalkarız yarı uykulu bir şekilde kıyafetlerimizi giyer, her zaman bindiğimiz otobüse biner ve her zaman indiğimiz durakta ineriz ve iş yerimize doğru yürürüz. Bu ta ki biz hayattan sıkılana kadar bu şekilde devam eder.Hayat serüveni içerisinde bu durumdan belli bir süre sonra bizde sıkılırız ve durumu değiştirmek için farklı kaçış yollarını aramaya başlarız.Bir o kadar zaman dilimi de bulana kadar geçer ve bizim için artık kısa bir zaman kalmıştır. Sonra keşkeler başlar. “Ah 18 yaşında olsaydım da şöyle yapsaydım.”Ailenizi hayal edin, bilinçli büyüklerimiz hep şöyle der, “ah ben senin yaşında olsaydım da görseydin beni sen o zaman.”

#Ömür

Diğer yazılarımı okumayı ihmal etmeyin.

Yazar Hakkında
Toplam 269 yazı
Üzgün Kiraz
Üzgün Kiraz
Yorumlar (Yorum yapılmamış)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara