Resimdeki binalar kitaptan, Parlayan Kız hikayesi.

Parlayan Kızın Hikayesi

Olağanüstü olaylara, doğaüstü varlıklara yer veren, tümüyle düş ürünü, çoğunlukla belirli olmayan bir zamanda ve yerde geçen, genellikle ağızdan ağza aktarılarak sürüp giden bir anlatı türü. Romantizm döneminin gözde sanatı.

ismi hatırlanmayan birisi “masal en dürüstümüzdür” der, “çünkü en baştan yalan olduğunu söyler size” diye ekler…

Bir zamanlar, renkli ve hareketli bir şehirde, herkesin “Parlayan Kız” olarak tanıdığı cesur bir süper kahraman vardı. Işıldayan Kız’ın özel gücü, parlayan elleriydi. Bu ışıklar, karanlıkta yolunu bulmasına ve kötülüğü uzaklaştırmasına yardımcı olurdu.Bir gece, şehrin çocukları karanlıkta uyuyamadıklarını söylediler çünkü gökyüzünde hiç yıldız yoktu. Işıldayan Kız, bu sorunu çözmek için görevi üstlendi. Süper hızıyla şehrin etrafında döndü ve yıldızları aramaya başladı.Yıldızların, karanlık bir bulut tarafından gizlendiğini keşfetti. Bulutlar o kadar yoğundu ki, hiçbir yıldız ışığı geçemiyordu. Parlayan Kız, ellerinden çıkan ışıkla bulutları aydınlatmaya başladı. Işığın gücü, bulutları dağıtmaya başladı ve yavaş yavaş yıldızlar gökyüzünde parlamaya başladı.Çocuklar pencereden dışarı baktıklarında, gökyüzünün yıldızlarla dolu olduğunu gördüler. Artık karanlıktan korkmuyorlardı çünkü Işıldayan Kız’ın onlar için yıldızları geri getirdiğini biliyorlardı.

O günden sonra, Parlayan Kız her gece gökyüzünü kontrol eder, yıldızların parlamasını sağlar ve çocukların rahatça uyuyabilecekleri bir dünya yaratırdı. Şehrin çocukları her gece yıldızlara bakarak Parlayan Kız’a teşekkür eder ve güvenle uykuya dalardı. Günlerden bir gün, Parlayan Kız, şehrin etrafındaki ormanın derinliklerinden gelen gizemli bir ışık gördü. Merakla ormanın içine doğru ilerledi. Orman, gizemli sesler ve renkli kuşlarla doluydu, ama Parlayan Kız’ın dikkati tamamen o tuhaf ışığa çevrilmişti.Işığın kaynağına yaklaştıkça, karşısında güzel ve parlak bir kristal buldu. Kristal, gökyüzündeki yıldızlardan bile daha parlak bir şekilde ışıldıyordu. Parlayan Kız, kristalin yanında duran yaşlı bir ağacı fark etti. Ağaç konuşmaya başladı ve kendisinin Ormanın Bilgesi olduğunu söyledi.Ormanın Bilgesi, kristalin sihirli güçler taşıdığını ve bu gücün, doğru ellerde kullanıldığında, şehri ve hatta tüm dünyayı koruyabileceğini anlattı. Ancak, yanlış ellerde ise büyük felaketlere yol açabileceğini söyledi.

Parlayan Kız, kristali korumak için görevi kabul etti. Ancak, bu sırada karanlık güçler de kristalin farkına varmıştı. Bir grup gölge savaşçı, kristali çalmak ve kendi kötü amaçları için kullanmak üzere ormana geldi.

Parlayan Kız, gölge savaşçılara karşı cesurca savaştı. Onun parlak ışıkları, gölge savaşçıların karanlık güçlerini zayıflattı. Uzun ve zorlu bir mücadeleden sonra, Parlayan Kız galip geldi ve kristali güvenli bir yere sakladı.Ormanın Bilgesi, Parlayan Kız’ın cesaretini ve gücünü övdü ve ona, kristalin sadece şehri değil, tüm dünyayı aydınlattığını söyledi. Parlayan Kız, kristalin gücünü bilgece kullanarak, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeye karar verdi.O günden sonra, Parlayan Kız sadece şehrin değil, tüm dünyanın koruyucusu oldu. Her gece, gökyüzünde parlayan yıldızlar ve ormandaki sihirli kristal, onun koruması altında güvendeydi.Çocuklar, Parlayan Kız’ın hikayelerini dinleyerek büyüdü ve onun cesaretinden ilham aldı. Ve herkes, karanlıkta bile umudun ve ışığın var olduğunu bilmekle mutlu bir şekilde uyudular.

Yazar Hakkında
Toplam 271 yazı
Üzgün Kiraz
Üzgün Kiraz
Yorumlar (Yorum yapılmamış)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara