Yeniliklere Açılan Kapılar

Çevremizde bizden farklı veya bize benzer dediğimiz pek çok kişi ile iletişim halinde yaşamaktayız. Olayları değerlendirme şeklimiz, aynı hayatı, aynı işi paylaştığımız insanlardan farklı olabilir. Hepimiz aslında kendi algılarımız doğrultusunda olayları anlamlandırırız. Bazılarımız mantıkçıdır, bazıları analizcidir, bazıları girişimci, bazıları hayalperest… Aslında çevremizdeki kişileri düşününce bu grupları da çoğaltmak mümkün.

Önünde bir kapı açılıyorsa, davet aldıysan neden girmeye korkar insan. Hepimizin zaman zaman hayatta açılan yeni kapılardan geçmişliğimiz vardır. Bu kapılar bazen beklenildiği şekilde açılsa da bazen sizi beklemediğiniz bir yöne itebilir.

Ard arda açılan kapılar bambaşka hayatlar sunuyor. Verilen kararlar geleceği etkiliyor. Boşa harcanan devasa bir zaman var karşımızda. Değişimi iliklerime kadar hissediyorum gelişiyorum hatta anlamaya başlıyorum. Birilerin hikayesinde, hayatında küçük puzzle parçaları olan biz. Kendimizi üstün görmekle meşgulüz. Geleceği düşünmekte kolaydır ama eyleme geçmek şarttır. Son düzlüğe çıkmaya yakın veda ederiz önceki yaşamlarımıza. Her şeyin farkına vardığımız ân kurturmanın zamanı gelmiştir sizi aşağıya doğru çekenlerden. Hayalperest olduğumuz kadar gerçekçi ve realist yaklaşmak gerekir hedeflere. İlk adım atıldı diyelim sonrası için koşmaya hazır mısın? Dikkatini toparlanmanın zamanı gelmedi mi? Sıkılmadın mı artık sıradanlıktan. Dinle sabırla, bekle sadece, hazır ol. Sıran gelmek üzere yerini almalısın. Fırtınalarda, kasırgalarda hatta dev dalgalarda boğuşan sen, ben, biz değil miydik? Sıra bizde huzuru, güneşi ve mavi gökyüzünü izleme zamanı. Yeşillikler arasında koşuşturma zamanı, raftan bir kitap alıp sayfaların sesini duyma zamanı. Yorgun ve uykusuz benliğimize veda ederken hayat dolu neşe kaynağı olan yeni yaşama merhaba diyelim. Kabuk kırıldı içindeki cesaret yeni yollara merhaba diyecek.

Çok fazla anlam yüklüyoruz. Hemen hemen her şeye. Sonra o yüklediğimiz anlamlar duyguya dönüşüyor. Duygular ise yavaş yavaş karakterimizi şekillendiriyor. Halbuki hakikati bilmiyoruz. Bilmediğimiz bir şey üzerinden üstümüze vazife olmadan yorumlar yapıyoruz. Kocaman bir sarmalın içine düşüyoruz.

Fazla karmaşık cümleler kurmuş olabilirim. Daha basite indirgemek gerekiyor. Çünkü karmaşık düşünceleri pek sevmem. Hakikati basitin içinde ararım. Esasen tüm dünya algımız kocaman bir yanılsama. Gerçek ise bambaşka. Anlamlarımız aslında anlamsız. Sadece bunu anlatmaya çalıştım.

Ayrıca ne gariptir ki, anlamını bulabilmek için anlamı kaybetmek gerekir.

Diğer yazılarımı okumayı ihmal etmeyin.

Yazar Hakkında
Toplam 269 yazı
Üzgün Kiraz
Üzgün Kiraz
Yorumlar (Yorum yapılmamış)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara