Resimde Origami var. Önce kabullen sonra dönüştür

Önce Kabullen Sonra Dönüştür

2023 yılında kendimi biraz köşeye çektim. Ve Güzelce 2022 yılın’ın analizini yaptım. Başarılı ve başarısız olduğum konuları inceledim. Hangi yönlenirim zayıf ve hangi yönlerimin geliştirmeye ihtiyacı olduğunu belirledim. Kısacası tüm bu sonuçlardan kendimde bazı problemler buldum ve asıl önemlisi bu problemleri aşmak için kendi çapımda bir teknik geliştirdim. Hem bu sayede belki daha fazla insan kendi hayatındaki problemleri çözebilir. Bundan öte bir şey istemem zaten Öncelikle ben yaşam koçu, rehber, psikolog vs.değilim.

Kısacası sıradan birisiyim. Konunun uzmanı değilim sadece kendimde geliştirdiğim bir tekniği size aktarmak istedim. Ukalaca öğüt verme, öğretme vs. amacımda yok. Yanlış anlaşılmalar olmaması için şimdiden bunu belirteyim dedim.

2022’de yaşadığım problemleri alt alta yazdım. Hatta liste çok fazla dolunca önem sırasına göre yıldız koyup ufak bir düzenleme yaptım. Bir baktım ki aslında bu problemler ile ben yıllardır boğuşuyorum. Sadece 2023’e has bi özellik değilmiş. Bundan önceki senelerde de bu sorunlarımı aşmayı denemişim ancak aşamamışım. Hatta bazıları büyümüş kocaman sorunlar haline gelmiş. Kilit nokta ise burada başladı. Ben problemlerim ile savaştıkça onlar daha da büyümüş. Yani boşu boşuna akıntıya karşı kürek çekmişim. İlk adım olarak savaşmamayı tercih ettim. Evet! birinci anahtar kelime kabullenmek. Önce problemi göreceğiz ve onun bir problem olduğunun farkına varacağız ancak onu olduğu gibi kabul etmemiz gerekiyor. Kendimizi iyi ya da kötü olarak bir bütün şeklinde kabul etmek gerekiyor. Yani akıntıya kapılıp gideceğiz bir bakıma. Ancak o problemin de daha fazla büyümemesine çalışacağız. O olduğu yerde kalsın. Hatta iyi ki öyle problemler var. Neden mi? Çünkü iyi ya da kötü her şey bir enerji barındırıyor. O problem de aslında kötü bir enerji barındırıyor. Peki o enerjiyi sıfırlamak yerine iyi enerjiye dönüştüremez miyiz? Evet! 2. kilit nokta ise bu soru. Var olan problemin enerjisini kullanıp onu daha iyi bir şeye dönüştürüyoruz. 2. anahtar kelimemiz ise dönüştürmek. Bahsettiğim teknik bu kadar basit 🙂 Kısaca anahtar kelimeleri birleştirirsek şu çıkıyor;Önce kabullen, sonra dönüştür!

Bütünlüğünden eksilen bir parça bile hayatını cehenneme çevirmeye yeter.Geçmişi yaşamak yerine kendini yaşa ve şimdiyi yaşamayı öğren.Yaşadıklarının kendi seçimlerin olduğunu kabullen kendi yaşamının sorumluluğunu al,Herşeye rağmen hayatta doğru veya yanlış diye etiketlediğin ne varsa bilinçli veya bilinçsiz olarak seçtin ve yaşadın. Kendini şefkatle bağışla, kucakla ve her zaman kendini cezalandırmadan yeniden başlamayı öğren. Gerçek güç her düştüğünde kendini önce bağışlamak sonra ayağa kalmaktır.İç dünyanın gizli kalan yanlarını yaşadığın deneyimler üzerinden keşfet. Tüm yanlarını kabullen,zayıf güçlü, iyi kötü, güzel çirkin, tüm karşıtlıkları, bağımlılıkları ve ben asla böyle olamam dediklerini de…İhtiyacın olduğu için değil gerçekten sevdiğin ve paylaşmak istediğin için birine hayatında yer ver. Tertemiz bir sayfa olsun. İçinde hiçbir kırıntı kalmadan geçmişe dair… Böylece sağlıklı birliktelikler yaşamak mümkün… Zira kimse yedek tutulmak istemez.Her varlık eşsiz, biricik ve kendine özeldir. Kimseyi kimse ile karşılaştırma zira her karşılaştığın kişi senin iç dünyanın yansıması…Karşılaştırdığın her varlık seni anlatıyor.Kendine özen göster. Yaşamdan keyif almayı öğren. Hayat dalgalı bir yolculuk, her zaman yukarda kalmaz. Bazen dibe de vurabilirsin. Bunu da kabullen, ancak bil ki aşağı düşmenin de sana kazandırdığı harika şeyler var. O an görmek kolay değil ancak sonrasında iyi ki bunu da yaşamışım dersin odaklanırsan kendini tanımaya…Bedenini nasıl olursa olsun şefkatle sev… Güzel beslen, duygularını yönet. Kendinle barışır ve iyi hissedersen tüm evren senin kucağında olur sevgisi, bolluğu bereketi, sağlığı, doğallıyla…Sözcüklerini daima düşünerek seç. Alışkanlık haline gelen sözler yaşamını yaratır. Her söz tümüyle gerçek gibi yaşanır beyninde… Sevgi şefkat, düşlerin ve farkındalık olsun sözcüklerinde… Uyanık ol…Evrende negatif enerji yoktur. Enerji nötr tepkisiz öylece akar. Bize can olur. Olumsuz düşünceler ve duygulara tutunmak ve özdeşleşmek sebebiyle enerji bloke olur. Blokaj yaşamını da bloke eder. Zihnini, ruhunu, bedenini hasta eden bloke olan enerjidir. Tuttukların, hırsların, kızgınlıkların, kin ve öfken… Kısacası korku bloke eder enerjiyi, dolayısıyla yaşamı…Korkuyu sevgiyle geç ve ilerle… Kendine sevgin yoksa korkunun oyuncağı olursun.Kendini gerçek anlamda sevebilmek büyük emek ister. Herkes kendini sevdiğini zanneder ancak insanın en büyük düşmanı kendi düşünceleri, kibri, algısıdır.Her an kendine açtığın düşünce tuzaklarıyla her hücrenin nasıl etkilendiğini hiç düşündün mü?Şimdi kendinle yüzleş… Şefkatle konuşabiliyor musun kendinle… Gerçekten seviyor musun kendini?

Yazar Hakkında
Toplam 270 yazı
Üzgün Kiraz
Üzgün Kiraz
Yorumlar (2 yorum)
Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com
Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com Yanıtla
- 11:27 pm

Hataları kabullenebilmek en büyük erdem. O hatalardan dönebilmek ise büyük bir başarı bence.

    Üzgün Kiraz
    Üzgün Kiraz Yanıtla
    - 8:46 pm

    Kesinlikle

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara