Resimde yanmış bir ağaç var ve yeni filizlenen bir filiz. Kendi küllerinden yeniden doğmak bu denir.

Kendi Küllerinden Yeniden Doğmak

Kendi Küllerinden Yeniden Doğmak;

İçin yanmaya hazır olmalısınız. Aslında hep bunun çabasıyla geçer insanın kişisel tarihi. O ya da bu nedenle tükenip, dibe vurup bizden kalan artıklarla yeniden yola devam etmeye çalışmak… Kişisel tarihimizde sürekli milatların oluşması. Sürekli bir oyuna devam hali. Çok yorucudur.  durdurun dünyayı inecek var diye haykırma hali ama inmemek için yine de inatla direnmek, direnmek zorunda olmak. Bazen yukarda birinin sizle oyun oynadığını düşünürsünüz, bakalım şimdi ne yapacak diye oturup keyifle izlediğini. İnsanın en büyük talihsizliğidir bu, ya da benim talihsizliğim… Var olmuş olmayı bile isteyip istemediğini hâlâ bilmediğin bir yerde yanıp yanıp tekrar doğmak insana ürkütücü bir döngünün içinde çaresizce hapsolmuş gibi geliyor ama yine de yeni doğuşların hastasıyız bu döngünün en güzel tarafı olabilir çünkü bu doğumlar..

Kendi Küllerinden Yeniden Doğmak.

Kabuğu kırmanın zamanı gelmiştir. Taktığınız onlarca maskeyi çıkartıp atma, hatta yakma zamanıdır. Çevrenizdekilere onları yeni yeni tanıyormuşçasına uzak durabilirsiniz bir an. hatta onlar buna anlam veremezler bile. Ama siz bilirsiniz ki kabuğunuz çatlamış, gün ışığına çıkma zamanınız çoktan gelmiştir. Az ama öz, sade ama yalansız bir hayata başlarsınız. küllerinden doğmak gücü ‘…

Şiddeti en büyük doğum;

sancısı gibidir. Önce canın yanar, hatta can çekişirsin. Canlı bir cenaze olmak ile cevhere dönüşmek arasında gidip gelenlerin, karanlığın ucundaki ışığı keşfetmesidir. Harikalar diyarına açılan, büyük bir kara deliktir. Ya o kara deliğe atlar tüm korkularına meydan okursun ya da canlı cenaze olarak yaşıyormuş gibi yapmaya devam edersin. Yanmaktan korkma! Her yeni başlangıç için bir önceki halden yanıp kül olmak gerek. Zira o küller yeni başlangıcın sembolüdür. Bize dair ne varsa bir satırda söylenmiştir: Biz halkız, yeniden doğarız ölümlerde… Nartların çocuklarıyız biz; savaşlarda-sürgünlerde ölsek, kırılsak, savrulsak da… köklerimize tutunup yeniden ve yeniden boy atarız. Kafdağının anka’larıyız biz; kor ateşlerde yansak kül olsak da… ruhumuza tutunup yeniden ve yeniden kanat çırparız. Evet, biz halkız ve yeniden doğarız ölümlerde…

Diğer yazılarımı okumayı ihmal etmeyin.

Yazar Hakkında
Toplam 273 yazı
Üzgün Kiraz
Üzgün Kiraz
Yorumlar (Yorum yapılmamış)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×

Bir Şeyler Ara